8 Şubat 2012 Çarşamba

- 18 -

Saatler içinde her şey değişebilir. Aklınıza ne getirebilirseniz.. Havanın sıcaklığı, keyfiniz, duygularınız, tepkileriniz, seçimleriniz, akıl sağlığınız ve kadınınız. Hiç bir zaman bilemedik, bir sonraki anın neler getirebileceğini. Ama çoğumuz tahmin etmişizdir bunu; 1 saat sonraki sınavın kötü geçeceğini mesela, bir konuşmanın nereye varabileceğini çoğu zaman, bir adamın yakın zamanda ölebileceğini de tahmin edebiliriz.. Hatta bir adamın/kadının sizi terk edebileceğini. Yapacak hiç bir şeyin kalmadığı o anları yaşamak zorunda kalırsınız. Fayda getirmez çabalarınız. Dünyanın en güzel tek taşını alın ona, bütün o şaşalı çiçeklerden yollayın evine, onun adına bir şiir kitabı bile çıkarsanız bazı şeyler için çok geç olduğunun farkındasınızdır. Paranoyalar aktiftir düşüncelerinizde. Yeyip bitirir sizi. En ünlü senaristlere bakın, en ünlü filmlerini en kötü zamanlarında yazmışlardır. Bir düşün, hırsın tuzağına yakalanmışsınızdır çoktan. Sizi savaş kadar çabuk öldürmeyecek bir düşün. En azından bedensel olarak çabuk ölmeyeceğiniz.. Ruhunuzu yitirebilirsiniz. Her türlü kötü alışkanlığı deneyin kurtulamazsınız, aksine daha dibe batmak için bir yoldur şarap ve sigara. Bir süre kendinizi avuttuğunuz tepkiler alırsınız ama nafile. Son bellidir. Karşınızdaki insanın zaaflarınızdan faydalanıp bir süre daha devam ettirebilirsiniz, 2 hafta 2 ay ya da 5 yıl. Bir gün mutlaka sizi öldürecek bir konuşmayla karşı karşıya kalacaksınız. Yaşlı, hasta ve ölüme çok yakın bir insan olarak bulduğunuzda kendinizi, ölecek bir şeyinizin kalmadığını fark edersiniz. Tüm hayatınızı paranoyaların üzerine kurulmuş bir ilişki için harcamışsınızdır. O insandan tamamen vazgeçip, onu kendi haline bırakıp, kendi duygularıyla yaşamasını istediğiniz ve yeni bir insana aşık olmayı düşünmek artık çok geçtir. Hiç bir ikili ilişkiyi tek taraflı aşkla mutluluğa götüremezsiniz. Ya hiç olmayacak, ya da iki tarafta birbirini aynı derecede olmasa da sevecek. Bütün o etrafınızdaki aşkları düşünün, birbirlerinden daha iyisini bulamayacaklarını düşündüklerinden ya da birbirlerinin hayatlarına duydukları saygıdan ölüme bu kadar uzaklar. Kendinize saygılı olmayı deneyin. Bunun için çok güçlü ve bazen sert kararlar almanız gerekebilir ama yapın. Sadece hissettiklerinizi yaşamaya yaşattırmaya çalışın. Sıradan bir insanın duygularıyla hayatınıza yön vermeyin. Gün gelir o sıradan insanın duyguları sizi öldürebilir, en azından ruhen :)

Hiç yorum yok: